13 Ocak 2009 Salı

Issız Adam

Duygusal porno yaşatmış film. Tanımlamam böyle. Çağan Irmak'ın "deneme - öylesine - yoklama amacıyla" gibi kelimeler kullanarak ciddi bir film olmadığını söylemesini isterdim. Fakat, meşhur film Issız adam yüceltildikçe yüceltildi medya tarafından. Bir kesim acımasızca eleştirdi. İzlemeden bir kanıya varmadım ben. Dedim ki "kendilerini film eleştirmeni zanneden insanlar" verdikçe veriştiriyor. Dün geceden sonra yok diyorum, değilmiş düşündüğüm gibi...

Diğer bir kitle var ki; ağlamaktan helak olmuş, o duygusal kriz içinde övüyor övüyor, durmuyor yok müzikler bitiriyor bilmem ne...

Kardeşim bu film duygu pornosu yaratarak kendine güldürmekten başka bir şey yaratmadı bende... Öylesine cevapsız sahne vardı ki; neredeyse anlamına "aşk" dedikleri ne olduğu bilinmez ilişki anlatılmış uzun dakikalar boyunca. Alper ekrana yansımamış bir grup seksle açılış yapıyor filme. Sonrasında fantezisini gözü kapalı, elleri bağlı lolitayla ilişkiye girmek süslüyor. Normalde Alper kadınların çoğunun fazlasıyla talep edeceği bir erkek. İyi bir mesleği, evi, arabası, renkli gözleri var. Kendine güveni sonsuz. Fakat düşüncede sapık. Bu bir hastalık nihayetinde.

Ada, normal bir kız. Fazla fazla normal bir kız. Çok güzel değil kesinlikle. Aslında filmde inanılmaz çirkin gösterilmiş, normalde taş ablamız. Daha evvel erkek arkadaşlarından yediği toynakları kafaya kazımış gizli bir güvensizlik sarmış ruhunu. Alper ile Ada karşılaşıyorlar ve Alper Ada'yı tavlamak içn bin takla atıyor. Tavlıyor da... Zamanla Ada Alper'in hayatında önemli bir yere yerleşiyor ve Alper korkuyor (tanıdık geldi mi?) Bir anda Ada'dan ayrılıyor. Buraya kadar izlediğimiz çoğu Amerikan filmleriyla paralel olay dizgisi. Filmle ilgili söylemek istediklerim var.

1- Alper neden bu şekilde bir davranış bozukluğuna sahip? Neden herhangi bir doktora başvurmuyor film boyunca. Çünkü Ada'ya aşık ve cinsel probleminin farkında.

2- Ada bu kadar erkeklere güvensizken ve Alper'le yaşadığı sekste sert hareketlerin farkında olmasına karşın niçin Alper'le görüşmeye devame diyor? Aşk demeyin rica ederim.

3- Alper'in annesi Tarsus'tan İstanbul'a gelir ve Ada Alper'in annesiyle 3 gün boyunca ilgilenir. İnanılmaz ilgi gösterir. Abartılı hal inandırıcı değildi. İlk kez tanıştığı bir kadınla 1 ay evvel sevgili olduğu adamın annesi ile kim bu kadar fazla ilgilenebilir ki?

4- "Yıllar sonra" ibaresi olmadan bir hayli zaman atlandı bir anda... Bir anda sahneye Mithatcan girdi. Gördük ki bir hayli zaman geçmiş Ada ile Alper'in ayrılığı üzerinden.

5- İngiltere'ye yerleşmiş olan Ada ve arkadaşı Sedef'ti zannediyorum Alper'le karşılaşırlar. Ada kör bir kuaföre kestirmişçesine kötü saçları ve bedenine geçirtilen 3 beden büyük ceketiye, "bitmiş, tükenmiş adam" Alper'in karşılaşması, gözleri ile konuşmaları ve tam sırtları birbirlerine dönükken bir anda birbirlerine sarılmaları da abartılıydı. (Sanırım herkesler burda ağladı)

6- Filmin müzikleri yetersiz ve önemsenmemişti. Gösterim öncesi film müziğiyle merak uyandırmışken neden filmin içerisinde müzik azdı. Öylesine hayal kırıklığı yaşadım ki bu konuda fragmanlara kanmamak gerektiğini bir kez daha anladım.

7- İyi bir ahçı olan bir Alper varken karşımızda mutfak sahnelerinin yakın çekim yapılmamaış olması bana göre eksik bir yöndü. Yiyeceklerle oynasaydı Alper biraz. İştah açsaydı ve filmi biraz olsun başka bir yöne döndürebilir, antipatik durumunu hafifletebilirdi Çağan.

Ben bir Babam ve oğlum, bir Ulak beklerken "Issız adam" ıssızlığını koruyacak gibi hissediyorum.
***
Sinemaya girişte Elif ile beni sözle taciz etmiş, kendi ve arkadaşı gibi bizi de sap olarak görüp bunu söylemekten çekinmemiş, beraber sinemaya girmeyi teklif etmiş delikalıyı da buradan kınıyorum. Taş olsun, lâl olsun diyorum.

"Siz sap biz sap, bu film de sap gibi izlenmez ki"

9 yorum:

borkenek dedi ki...

Spoiler uyarısı koysan iyi olurmuş.

ellyf dedi ki...

Bu yazının altına dicital imzamı atıyorum, filmin adı da Sapkın Adam olmalı kih kih :)

owl dedi ki...

biz iki kız arkadaş gittik filmi izlemeye. eşleri götürmedik, çok duygusal bir film ya salya sümük ağlayalım diye. selpaklarımızıda hazırladık bir güzel filmi izlemeye başladık. film bizim şaşkınlığımızla bitti. öylece kalakaldık ben çok daha farklı ve duygusal bir film bekliyordum. sözün özü beğenmedik filmi. çok daha içten türk filmleri izledim ben.

kutup zencisi dedi ki...

buradan alpere sesleniyorum...

ben sana ıssız adam olamazsın demedim, adam olamazsın dedim...

C* dedi ki...

bence bu filme beklentisiz girince o herkesin anlattığı etkiler oluşuyor, bir de taze ayrılık yaşamışsanız=)

ellyf dedi ki...

ayrılığın en taze ve tabir-i caizse babasını yaşamış kimseler olarak hiçççç mi hiç etkilenmedik biz ama :)

Burcu yav aceba diyorum hissiz miyiz artık...

Seddosh dedi ki...

filmin ikinci yarısına girmedik.... o kadar süperdi !!! duygusal film izlemesek yutturcaklardı az kaldı...

MrTgNr dedi ki...

Kanaatimce restoran sahibi aşçı Alper, yaprak sarmayı elleriyle yiyerek yanında da meyve suyu içen kıza dayanamadı. Benim anladığım bu. MG

pharaoh dedi ki...

o kadar kotu bir film ki.. bu kadar buyuk bir kitle uzerinde boylesine bir etki yarattigina inanamiyorum. insanlar bu kadar mi ortalama yahu?