30 Haziran 2008 Pazartesi



Yine iyileri en son farketme huyum çıkıverdi karşıma...

Bugünü bitirirken ben, al senin olsun bu şarkı...

Hatta kimin isterse onun olsun...

2008 Haziran'ına da güle güle diyoruz... Bir daha asla gelmeyecek olduğunu bilmenin vermiş olduğu buruklukla...


ufkun ötesinde, gençken yaşadıgımız yerde
mıknatıslar ve mucizeler dünyasında
düşüncelerimiz başıboştu, sürekli ve sınır tanımaz bir şekilde
başlamıştı, ayrılık çanları çalmaya

geçitte ve uzun yol boyunca
buluşuyorlar mı, hala kesişme noktasında

bir grup vardı, paçavralar içinde
ayakizlerimizi takip eden,
kaçan, zaman düşlerimizi almadan önce
bizi toprağa baglayan sayısız küçük yaratıgı geride bırakıp
yavaş bir çürüme tarafından tüketilen bir hayata giden

çimen daha yeşildi,
ışık daha parlaktı
dostlar etrafında
mucize gecesinde

ardımızda yanan köprülerin közlerine bakıyoruz
diğer tarafın ne kadar yeşil oldugu ilişiyor gözümüze
adımlarımız ileri atılıyor, ancak uykumuzda geri yürüyoruz
sürüklenerek bir iç dalganın gücüyle

daha yükseklerde sakin bir bayrakla
ulaştık düşlenen dünyanın baş döndürücü dağlarına

sonsuza dek arzu ve tutkuyla yüklü
bir açlık daha var doyurulmamış
yorgun bakışlarımız hala başıboş geziniyor ufukta
çakılıp kaldığımız halde bu yolun üzerinde defalarca

çimen daha yeşildi,
ışık daha parlaktı
tat, daha tatlıydı
mucize gecesinde
dostlar etrafında
şafak sisi ışıldıyordu
su akıyordu
sonsuz nehir

sonsuza dek, daima


Parçanın sonunda gitarı ağlatan adam olarak bakınız;
Allahsız David Gilmour

1 yorum:

Can Elçin dedi ki...

"Wish You Were Here" de bu şarkıları gibi gayet takdir edilesidir.